- anlamsız söz
- n. rubbish, abracadabra, gobbledygook, inanity, jabber wocky
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
fasarya — sf., argo, Rum. 1) Boş, anlamsız (söz) 2) İşe yaramaz, yeteneksiz Öylesine fasarya semt takımında bile yer alamaz, her zaman yedek dururdu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
zırva — sf. Saçma, saçma sapan, boş, anlamsız (söz) Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller zırva tevil götürmez … Çağatay Osmanlı Sözlük
jâj — (F.) [ ژاژ ] anlamsız söz, zırva … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
hava — is., Ar. hevā 1) Hava yuvarını oluşturan, bütün canlıların solunumuna yarayan, renksiz, kokusuz, akışkan gaz karışımı 2) Meteoroloji ile ilgili olayların bütünü Hava biraz bozukçaydı, dışarıda serin bir yağmur çiseliyordu. M. Ş. Esendal 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
deli saçması — is. Anlamsız, tutarsız, delice söz Hakikatte, bu sözlerin deli saçmasından farkı yoktu. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
fart furt — is. Anlamsız, boş söz, farta furta Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller fart furt etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
güzaf — is., esk., Far. guẕāf Boş, anlamsız, beyhude söz Birleşik Sözler lafügüzaf … Çağatay Osmanlı Sözlük
laklaka — is., esk., Ar. laḳlaḳa Gereksiz, anlamsız, boş söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
sayıklamak — i 1) Uykuda veya bir hastalığın verdiği dalgınlık sırasında anlamsız, tutarsız sözler söylemek Bu onun ilacı, tılsımı gibi bir şey ... Onları sayıklayınca iyileşiyor. H. A. Yücel 2) mec. İstediği, özlediği bir şeyden sürekli söz etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yankıca — is., ruh b. Başka birinin kullandığı söz veya cümleleri anlamsız olarak yankı gibi tekrarlama, ekolali … Çağatay Osmanlı Sözlük
leyleğin ömrü (veya günü) laklakla geçer — boş, anlamsız konuşanların durumunu anlatmak için söylenen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük